TELİF HUKUKU KAPSAMINDA SÖZLEŞMELER
2020-10-065846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu’nun 48’inci maddesinde;
“Eser sahibi veya mirasçıları kendilerine kanunen tanınan mali hakları süre, yer ve muhteva itibariyle, karşılıklı veya karşılıksız olarak başkalarına devredebilirler.
Mali hakları sadece kullanma salahiyeti de diğer bir kimseye bırakılabilir.”
hükmüne yer verilmiştir.
Bahse konu hüküm uyarınca eser sahibi meydana getirmiş olduğu eser kapsamında kendisine tanınan mali hakları devredebileceği gibi işbu hakları devretmeksizin yalnızca hakların kullanılmasını da bırakma imkânı tanınmıştır. Yani, mali hakların devri veya mali hakların kullanılması tasarruflarında bulunabilir.
Eser sahibi tarafından meydana getirilen eser üzerindeki mali ve manevi haklar eser sahibine ait olup; eser sahibi bu hakkını yahut hakkın kullanımını bir başkasına devredebilir. Ancak, sözleşmenin konusunu yalnızca mali haklar oluşturur. Zira manevi haklar kanun gereği başkasına devredilmez.
Esasen, eser sahibi kanunen kendisine tanınan mali haklardan istediklerini ayrı ayrı olmak üzere başka kişilere devredebilir. Yani, çoğaltma hakkını herhangi birine devrederken temsil hakkımı ise başka birine devredebilir. Bu sebeple; devre konu edilen mali haklar açıkça sözleşme kapsamında belirtilmelidir.
Bir malî hak, eser sahibinden yahut mirasçılarından, devir veya ruhsat yöntemiyle kazanılabileceği gibi hakkı devralan bu kişilerin, devraldıkları bu hakları başka bir kişiye devretmesi yoluyla da kazanılabilir.
Hak eser sahibi yahut mirasçılarından devralınmış ise burada asli iktisap söz konusudur. Hakkın, hakkı devralmış kişilerden iktisap edilmesi ise devren iktisap olarak adlandırılır ve devren iktisap ancak eser sahibinin yazılı muvafakati ile mümkün olur.
FSEK 20/1’inci maddesinde; “Mali haklar birbirine bağlı değildir. Bunlardan birinin tasarrufu ve kullanılması diğerine tesir etmez.” hükmüne yer verilmiştir.
FSEK 48/3’ncü maddesi uyarınca; henüz meydana getirilmemiş yahut tamamlanmamış eserler açısından tasarruf işlemleri geçersizdir. Yani, telif hakkına ilişkin mali hakların devri ancak eser meydana getirilmesinde mümkündür. Bununla birlikte eser sahibi mali hakların devrini yapacağına ilişkin taahhüt sözleşmesi yapmasına FSEK 50’nci maddesi uyarınca imkân tanınmıştır.
MALİ HAKLARIN DEVRİ SÖZLEŞMESİ
FSEK m. 48/1 uyarınca eser sahibi veya mirasçıları kendilerine kanunen tanınan mali hakları süre, yer ve içerik itibariyle sınırlı veya sınırsız bir şekilde, karşılıklı ya da karşılıksız olarak başkalarına devredebilirler. Devir işlemi mutlaka yazılı bir biçimde yapılmalı ve devre konu olan haklar bu işlemde ayrıca ve açıkça gösterilmelidir.
Öğretide mali hak geçerli bir biçimde devredildiğinde, hakkın eser sahibinin veya mirasçılarının malvarlığından çıkarak, hakkı devralan kişinin malvarlığına gireceği ileri sürülmektedir. Bu nedenle bir mali hakkı devralan kişi, devir işleminde öngörülen şartlar çerçevesinde ondan tıpkı eser sahibi gibi yararlanma hakkını elde eder. Bu çerçevede üçüncü kişilerin ve hatta hakkı devraldığı kişilerin de bu haktan yararlanmalarını yasaklayabilir.
MALİ HAKKI KULLANMA YETKİSİNİN DEVRİ (RUHSAT) LİSANS SÖZLEŞMESİ
FSEK kapsamında eser sahibinin eser üzerindeki mali haklarını tamamen veya kısmen devredebileceklerine imkân tanındığı gibi yalnızca kullanma yetkisini devredebilmeleri de mümkün kılınmış ve bu işlem ruhsat verme olarak adlandırılmıştır. Uygulamada ise bu işleme lisans sözleşmesi denilmektedir.
Mali hakların devrinde olduğu gibi, kullanma yetkisinin devrini de süre, yer ve içerik itibariyle sınırlandırılabilmek mümkündür. Bir mali hak lisansa konu edildiğinde bu hak, lisans verenin malvarlığında kalmaya devam edecek ancak mali hakkı kullanma ve semerelerinden yararlanma yetkisi sözleşmede öngörülen şartlar çerçevesinde lisans alana geçecektir.
FSEK 56 ncı maddesinde; “Ruhsat; mali hak sahibinin başkalarına da aynı ruhsatı vermesine mani değilse (basit ruhsat), yalnız bir kimseye mahsus olduğu takdirde tam ruhsattır (MÜNHASIR RUHSAT). Kanun veya sözleşmeden aksi anlaşılmadıkça her ruhsat basit sayılır.” hükmüne yer verilmiştir.
Bu sebeple lisans sözleşmeleri kapsamında bu husus açıkça belirtilmelidir. Belirtilmemesi halinde ise kanunen devrin basit ruhsat devri olduğu kabul edilmektedir. Basit ruhsat devri halinde eser sahibi birçok kişiye eserin mali haklarının kullanımı devretme etkisine sahiptir.
TAAHHÜT SÖZLEŞMESİ
FSEK 48/3’üncü maddesinde; “Yukardaki fıkralarda sayılan tasarruf muameleleri henüz vücuda getirilmemiş veya tamamlanacak olan bir esere taalluk etmekte ise batıldır.”
FSEK 50/1’inci maddesinde; “48 ve 49 uncu maddelerde sayılan tasarruf muamelelerine dair taahhütler, eser henüz vücuda getirilmeden önce yapılmış olsa dahi muteberdir.” hükümlerine yer verilmiştir.
Bahse konu hükümler uyarınca ileride meydana getirilecek eserler üzerinde tasarruf işlemi yapmak kanunen mümkün olmadığından bu durumda taahhüt sözleşmesi yapılmaktadır. Sonuç olarak eser tamamlanınca işbu taahhüt sözleşmesine uygun olarak tasarruf işlemi yapılmaktadır.
Haberler ve Etkinlikler
Tümünü Göster20 Ekim 2023
20 Ekim 2023
20 Ekim 2023
20 Ekim 2023
20 Ekim 2023
20 Ekim 2023